Mehmet Akif Ersoy (Gazeteci) Kimdir? Ne Mezunudur?
Halkla İlişkiler ve Tanıtım
Mehmet Akif Ersoy Kısaca Kimdir?
Mehmet Akif Ersoy, 1985 doğumlu gazeteci ve televizyoncudur. Meslek hayatına muhabirlikle başlamış, TRT ve çeşitli kanallarda savaş muhabirliği yapmıştır. Özellikle Libya lideri Muammer Kaddafi ile ölmeden önce yaptığı röportajla tanınmıştır. Uzun süre Habertürk ekranlarında tartışma programı moderatörlüğü ve ana haber sunuculuğu yapmış, 2024 yılında kanalın Genel Yayın Yönetmenliği görevine getirilmiştir. 2025 yılının Aralık ayında hakkında açılan soruşturma ve ardından gelen tutuklama kararı ile gündeme gelmiştir.
Eğitim Hayatı
Lise eğitimini İstanbul'da tamamlayan Ersoy, üniversite eğitimini İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi'nde almış ve Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü'nden mezun olmuştur.
Kariyeri ve Yolcuğulu
Mehmet Akif Ersoy'un kariyeri, saha muhabirliğinden yöneticiliğe uzanmış, ancak Aralık 2025'te yaşanan adli olaylarla kesintiye uğramıştır. Gazeteci Mehmet Akif Ersoy, kariyerine 2009 yılında 6 News televizyonunda bir muhabir olarak başladı. Sonrasında TRT'ye transfer oldu. 2010 yılında TRT Türk'ün Etiyopya Addis Ababa temsilciliği görevine getirildi.
2011 yılında başta Libya, Yemen, Şam, Erbil olmak üzere pek çok noktada TRT temsilcisi ve savaş muhabiri olarak görev yaptı. Daha sonra Habertürk TV'ye geçerek "Nedir Ne Değildir" gibi programların sunuculuğunu üstlendi. 2024 yılında Habertürk TV Genel Yayın Yönetmeni olarak atandı.
Mehmet Akif Ersoy, 10 Aralık 2025 tarihinde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen bir "uyuşturucu ve suç örgütü" soruşturması kapsamında gözaltına alınmıştır. Gözaltı kararının hemen ardından Habertürk yönetimi tarafından yapılan açıklamada, "soruşturmanın selameti açısından" Genel Yayın Yönetmenliği görevinden uzaklaştırıldığı ve işine son verildiği duyurulmuştur.
Ersoy, hakimlikteki ifadesinde hakkındaki tüm iddiaları reddetmiştir. Uyuşturucu madde kullanmadığını ve temin etmediğini belirten Ersoy, kendisine yöneltilen suçlamaların "utanç verici" olduğunu, sürecin bir "siyasi operasyon" ve "itibar suikastı" olduğunu savunmuştur.